seninle şöyle bir oturup konuşamadık

muhabbet böyle başlar daha sonra saçma sapan bir konuyla ilerler ve saçma sapan bir konu ile biter.tabi kişiden kişiye değişiyor istisnalar var.

(bkz: kürk mantolu madonna)

üstündekileri çıkar züleyha dediklerin tam anlaşılmıyor

konuşsak her şey düzelir aslında.

"seninle oturup şöyle adam akıllı konuşamadık hiç. sokaklarında yürüdüm, kaldırım taşlarına çöktüm, canımı gönderdim kucağına, canımdan koptum geldim sana. onun adını haykırdım dar sokaklarında, sesimin yankısını bıraktım en keskin yamaçlarında. boğuldum, dağıldım, dağıttım, özledim, ağladım. umursamadım, unutamadım, yerimden kalkıp bir adım dahi atmadım bazen. umutsuzluğun kapımızı çaldığı, her an ona seni hatırlattım. adını kaç hayale sığdırdım, tuttum o adamın ellerinden "söz" dedim. "seninle bu şehri karış karış ezberlemeden ölmeyeceğim."

konuşmaya bile gerek yoktu saatlerce otursak da yeterdi bence

karşılıklı iki çay içseydik biri açık ?

sonrasında; "bu yüzden ananı bacını sikeyim senin. hakkım haramdır ulan sana. yaşattığını yaşamadan ölürsen mezardan çıkarıp canımı sana verir, yaşattığını yaşamadan mezara girmene bile müsaade etmem. yaşattığını yaşamadan ölmene müsaade edenin kainat götünü siksin" denilse ne güzel olur be!

bize de yazıklar olsun:s

oturmasak da olur, şöyle gorsel

evet ya, konuşsak.. yeniden tanışsak. kafa dengiyim, güzel sohbet de ederim seninle ve anlatacak çok şeyim var, dinlemek istersen.

Seninle şöyle bir oturamadık. Yaslayamadık sırtımızı birbirimize, omuz omuza veremedik. Gökyüzüne bakıp yıldızları seyredemedik, duyamadık kuşların cıvıltısını. Seninle şöyle bir oturup derin derin çekemedik havayı içimize. Uzaklara bakıp hayal kuramadık, hiç konuşmadan anlaşamadık. Sırtımızdaki yükleri bir kenara bırakamadık. Seninle şöyle bir otursak şimdi dursak zamanın karşısında dimdik, derin derin çeksek kokumuzu içimize, güneş aydınlatsa tenimizi ,yaslasak omuzlarımızı birbirine, bir olsak bütün olsak ne güzel olurdu değil mi ? Biz seninle şöyle bir oturamadık ki.

Oturup konuşamadık senden, benden, bizden. Hiç zamanın olmadı ikimize. Ne geldin ne gittin. Sevgimden emin oldukça avuçlarında tuttun beni ve boğazımı sardın sıkı sıkıya. Ben öldüm, sen ben öldükçe yaşadın. Gitmeme hiç izin vermeden.